“`html
T24 Haber Merkezi
Saadet Partisi Kadın Kolları Başkanı Nurgül Beytiye Ekinci, “TEPAV’ın gerçekleştirdiği çocuk yoksulluğu araştırmasına göre; 2023 itibarıyla Türkiye’de 22,2 milyon çocuk arasında 7,6 milyonunun, göreli yoksulluk sınırının altında hayata tutunduğunu ifade etti. Yetişkin yoksulluğu %17-18 civarındayken, çocuk yoksulluğu oranı %33-34 seviyelerine ulaşmış durumda. Dolayısıyla, çocuk yoksulluğu oranı yetişkinlerin iki katını bulmaktadır” şeklinde konuştu.
Ekinci, ‘20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’ vesilesiyle düzenlenen basın toplantısında çocuk yoksulluğuna dikkat çekti. “2023 yılı verilerine dayanarak, Türkiye’deki 22,2 milyon çocuğun 7,6 milyonunun yoksulluk sınırının altında bir yaşam sürdürdüğünü belirttim. Yetişkinlerin yoksulluk oranı %17-18 civarındayken, çocuk yoksulluğu %33-34 arasında seyrediyor. Çocuk yoksulluğu, yetişkinlerin yoksul olma oranının iki katıdır” dedi.
”Biz anneleri varil başı 1,27 dolar olarak değerlendirmiyoruz”
Ekinci, “Çocuklarımızın eğitim alma oranlarının sürekli olarak artması bizleri sevindiriyor. Ancak bölgeler arası farklılıklar ve fırsat eşitsizliği, bazı çocukların eğitim kalitesinden yeterince faydalanmasını engelliyor. Eğitim sistemindeki kalitesizlikle bir araya gelen sınav odaklı yaklaşım, eğitimi adeta bir ticarete dönüştürüyor. Liseye başlama oranı %92 iken, tamamlama oranı %77,9’dur. Özellikle ergenlik dönemindeki çocukların eğitimden kopması önemli bir sorun haline gelmiştir. 2022-2023 döneminde 437 bin 169 öğrencinin, örgün eğitimden ayrılması, eğitim sisteminin kalite sorunlarını gündeme taşımaktadır. Hükümetin bir yandan anneleri iş gücüne katmak istemesi ancak çocuk bakımı konusunda etkin çözümler üretememesi, bu yükü annelerin omuzlarına bırakmaktadır. Biz birileri gibi anneleri varil başı 1,27 dolar olarak değerlendirmiyoruz” açıklamasında bulundu.
”Yoksulluk çocukları derinden etkiliyor”
Ekinci, “Yoksulluk, toplumu geniş bir yelpazede etkilerken, dezavantajlı gruplar arasında yer alan çocukları daha derin bir biçimde sarsıyor. Küresel bir mesele olan yoksulluk, çocukların sağlığı, eğitimi, sokakta yaşamaları, çalıştırılmaları ve çeşitli ihlallere maruz kalmaları gibi ciddi sorunlara yol açıyor. Çocuk yoksulluğunun sonuçları, düşük eğitim düzeyleri, kötü sağlık koşulları, erken yaşta hamilelik, madde bağımlılığı ve anti-sosyal davranışlar şeklinde karşımıza çıkmakta. Türkiye, AB ülkeleri arasında en yüksek çocuk yoksulluğu oranına sahip olup, bu oran %30’un üzerindeyken, AB ortalaması %19 seviyesindedir” dedi.
”Çocuk cinayetleri ve istismarlarına karşı önlem alınmalı”
Yoksulluğun derinleştiği toplumda, maalesef çocuklar en ağır bedeli ödüyor. Özellikle kız çocukları bu durumdan olumsuz etkileniyor. Türkiye’de çocuk olmak, bedensel ve manevi birçok zorluğa taraf olmak demektir. İstatistiklere göre, 2023 yılında 25.685 çocuk cinsel suç mağduru olarak kaydedildi. Yıllar içerisinde bu sayı artış göstermektedir; örneğin, 2022 yılında bu rakam 31.890 olarak kayıtlara geçmiş. 2015’ten 2023’e kadar çocukların cinsel istismarıyla ilgili açılan dava sayısı iki katına çıkmıştır. Bu endişe verici veriler ışığında, çocuk cinayetleri ve cinsel istismar konusunda idam cezasının yeniden düşünülmesi gerektiğine inanıyoruz.”
”Kaybolan çocuklar, yarınlarımızı kaybediyor”
Her yıl kaybolan yüzlerce çocuk, yeterli koruma ve etkin yasalar yüzünden tehlikelerle karşı karşıya kalıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, 2008-2016 yılları arasında 104.531 çocuğumuz kaybolmuş. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, bu verileri yalanlasa da yılda ortalama 10.000 çocuğun kaybolduğunu gösteriyor. 2023 yılının ilk altı ayında 15.716 çocuk kaybolmuş. Bu durum, kaybolup bulunmayan çocuklarımızın geleceğini daha da karamsar hale getiriyor. Bu çocukların bir kısmı insan kaçakçılığı ve istismar riskiyle karşı karşıya.”
‘Görünmeyen Cemaat: Mürideler’ kitabının yazarı ve ‘Kızıl Goncalar’ dizisinin danışmanı Filiz Gazi, tarikatlarda kadınlara biçilen rolleri aktardı. |
“`